GECE BİR, KAPI BİNDİR
Umutsuz olmamak gereken en zor anlarımızda bile yaradan ’dan umudumuzu kesmemeliyiz, ne yaşıyorsak, nasıl rızıklandırılıyorsak her halimize şükür etmemiz gerekir. Aziz Mahmut Hüdai hazretlerinin söylediği çok güzel bir söz vardır zaman zaman kullanırım bu sözü ‘’Şükr ediniz ki sizler şükredenlerdensiniz’’ ne muhteşem bir söz. Mutlaka şükür Allah’ın bizlerden istediği bir ibadet şeklidir yeryüzüne inen nebilerden Hz. Nuh (EL ŞEKURE) yani çok şükreden lakabını almaya hak kazanmıştır. Evet umutsuz olmamak gerekir dedik Mevla’dan umudumuzu kesmememiz asla ümitsiz olmamamız ve daima şükretmemiz hususunda sizlere yöremizde anlatılan bir menkıbeyi paylaşmak istiyorum ve umudu zayıflamışlara umut vermesini temenni ediyorum.
Günün birinde bir marangoz yaşarmış güzel mi güzel birde hanımı varmış hanımının güzelliği göreni hayran bırakır derece,zamanın padişahı marangozun karısına gönlünü kaptırmış ve vezirine ‘’Bu hanımı istiyorum ne yaparsan yap’’ demiş vezir ‘’Efendim nasıl olur o evli sonra siz padişahsınız halka ne söyleriz’’ deyince padişah hiddetlenmiş ‘’ bir bahane bul kocasını öldür ben istiyorum’’ demiş çaresiz vezir düşünmüş taşınmış aklına şöyle bir şey gelmiş. Bir marangoz bir gecede en fazla sabaha kadar çalışmada yarım torba talaş çıkarabilir o zaman ki şartlarda, bunu hesaplayan vezir imkansız bir şey istemiş ve haber göndermiş marangoza bu gece sabaha kadar beş yüz çuval talaş yapması gerektiğini aksi takdirde kellesinin gideceğini söylemiş. Zavallı marangoz akşam eve gidip olup biteni anlatmış hanımına, hanımı ‘’Allah büyüktür bey yarın ola hayrola ümidini kesme ’der, marangoz ise ‘’Hanım amenna Allah büyük ama yarın sabah mümkün değil ülkedeki tüm marangozlar bu beş yüz torbayı tamamlayamaz ’der.
Marangoz o gece abdest alıp secdede Allah’a yalvarıp yardım ister sonra iki rekat namaz kılıp uyur, sabah karşı marangozun kapısı askerlerce vurulur açın kapıyı, açın kapıyı evin hanımı askerlere bekleyin eşim abdest alıp iki rekat namaz kılsın öyle götürün dese’de askerler buna zaman yok hemen gelsin derler. Zavallı marangoz bari abdest alayım diyerek abdest alıp eşiyle helalleşir, askerler marangoza neden helalleşiyorsun görende ölüme gidiyorsun sanacak derler, marangoz evet ölüme gidiyorum der, askerlerde ölmeden önce hemen bir tabut yap’ta sonra ne yaparsan yap çünkü bu sabaha karşı padişahımız vefat etti derler, marangoz eşine dönüp gözleri yaş dolu bir halde ‘’Alemlerin rabbine hamd olsun’’ der eşi’de marangoza ‘’ya bey gördün mü gece bir, ama kapı bin’’ (şef yeke kapı hezore) diyerek uğurlar.
Hayatımızın hiçbir evresinde Allah’tan umudumuzu kesmememiz gerektiğini vurgulayan bu menkıbe umut ediyorum ki bu konuda hepimize bir kılavuz bir umut olur diyor, siz değerli okuyucularımıza sevgi, saygı ve muhabbetlerimi sunuyorum kalın sağlıcakla.
irfankarataş.02@hotmail.com