9084,92%0,59
34,50% 0,13
36,45% 0,30
2955,38% 0,70
4929,17% 0,00
BATSIN TÖRENİZ
Binlerce yıl içinde oluşmuş olan töreler, gelenek ve görenekler ataerkil toplumsal değer üstünden yükselip, erkek egemen toplumun her adımda kökleşmesine katkı sunarken; Kadını baskı altına alarak, cinsel obje konumuna sürüklemiştir. Kadın bir birey olmaktan çok öte, erkeğin iki dudağı arasına sıkışıp, yaşayan varlığa indirgenmiştir.
Geçmişten günümüze kadar devam ederek gelen, adı batasıca başlık parası da bu geleneklerden biridir. Yaşamakta olduğumuz teknoloji çağı insanlığı çok illeri noktalara taşırken, kendi yaşamış olduğumuz toplumun bundan bağımsız kalması düşünülemez. Oh nihayet başlık parası denen o büyük garabet ortadan kalktı. Artık bunu çok sık duymuyoruz. Peki bu dönüşüm nasıl gerçekleşti? Şimdi buna bakalım.
Günümüzde ki ismi: ''Süt hakkı.'' Kadın bebeği istekli veya isteksiz, bilinçli veya bilinçsiz doğursun gerçekleşen doğum kız yada erkek olarak dünyaya açar gözlerini. İlk altı ay anne sütü ile beslenmek zorundadır doğan çocuk. Çocuklar büyür. Kız çocuğu ev işinde, tarlada, ahırda yardımcı baş elemandır. Evlilik yaşına gelinceye kadar anne, baba ve kardeşlerine hizmet etmekle mükelleftir. Evlenip yuva kuracağı kişiyi de seçme özgürlüğü çoğunlukla yoktur. Evlenecek kişiyi de önceden ailesi belirlemiştir. Oğlan ve kız tarafı oturur pazarlığa. Pazarlığın yeni adı: '' süt parası.'' Anne çocuğuna vermiş olduğu sütün karşılığı olan parayı talep etmekte. Burada işte tamda burada kutsal anne kavramı yitip giderken ve biz biraz daha insanlığımızdan uzaklaşırken; Erkek tarafı daha ucuza nasıl kapatırım, erkek tarafı en yüksek fiyata satma telaşındadır.
Aynı anne erkeği de emzirmiştir. Ama erkekte süt hakkı yoktur. Çünkü bir eşya olarak görülen kadındır kadın...
Baba evinden satılarak ayrılan kadın artık bir yabancıdır. Öyle olduğundan mirastan pay verilmez. Töreler, gelenekler yasaların önüne geçer. Kadın susar. Kadın hak talep etmez. Eden olduğunda da emdiği süt zaten burnundan gelmiştir; Dünyasını cehenneme çevirirler. Töreye karşı geldiğinden yalnızlaştırılır. Giderek bel altından vurmaya kadar ahlaktan yoksun kalırlar...Böylesi bir alçaklığı çok doğalmış gibi toplumun tüm bireyleri izler ve aynı ahlaksızlığın ortağı olurlar.
Susmayan kadın, Dünyayı güzelleştirecek olan kadındır. Susmayan kadınların varlığı ile değişecek Dünya ve yaşadığımız coğrafya. Bugün yaşanan bu ahlaksızlığa sesiz kalanlar, yarının çocuklarına hangi yüzle bakacaksınız.
Sultan Efe Bakırcıoğlu
06 11 2021 İzmir