Dünya bir salgın kasırgasında
Nereden nasıl geldi derken,şimdi panikler halinde kalındı.
Panik yok!!!
Sadece dikkatli ve sabırlı olmak var.
Ben Berlinde yaşayan bir insanım.
İki ülkeyi görüp analiz edebilme şansına sahibim.
Almanya gibi gelişmiş bir ülke bu salgın hastalık konusunda sınıfta kalan ülkeler arasında yer aldı.
Türkiyemiz ise güçlü ve dirençli bir davranış seyri ile olacak vakıaları çok daha aza indirgemiş durumdadır.
Bizler temizliği, inançı, sabrı ve savaşçı kişiliklerimizle dünyaya kendimizi kanıtlamış bir milletiz.
Her şey geçicidir.
Kalan hiç bir şey asla olmaz.
Zaman bitmek için yaşanır.
Bu sıkıntılı günler de mutlaka geçecek.
Öncelikle buna inanarak bir nefes alalım.
Ve bu hastalığın bizlere neleri hatırlatıp yaşattığını düşünelim.
Uzun zamandır ailece birbirlerimizin gözüne bakmayı unutmuştuk.
Hayatımızı sanal yaşayıp,sevmeyi uçurtmaya bağlayıp göklere salmıştık.
Belki ölümü bile unutmuştuk!!!
Ben kendi adıma yazayım.
Eşimle uzun zamandır baş başa bir tatil yapamamıştık.Hep bir koşturma çemberinde yuvarlanıyorduk yada kendimizi böyle avutuyorduk.
Şimdi ülkemizde evimizde baş başa kalıp-uçuş yasağı olunca- uzun zamandır birbirimizi ne kadar ihmal ettiğimizi anladık.
Birbirimizden uzaklaşmışız,farkına bile varmamışız.
Ellerimizde telefonlar ile zaman harcayıp,
Avm,cafe... gibi yerlerde gereksiz dolaşmalar
Alışverişler.. ile zamanımızı çöpe atarken hiç farkında olmuyorduk.
Zaman aslında en değerli varlığımızdı.
Ve en değerli olanlar İçin kullanmamız gerekli iken...
Evet bu hastalık bizlere aslında sevdiklerimizi geri veriyor.
Hayatımızı gözden geçirmemiz için bizlere bir ders vermek amaçlı okulumuz oldu.
Kaybettiğimiz değerlerimizi tekrar kazanmamız İçin sabırla ve inançla yol almak İçin düşünmemiz gerektiğinin dersini bize okutuyor.
Dedim ya ben iki ülke arasındaki farkı gözle görüp yaşayanlardanım.
Yatsı ezanın ardından minarelerden yapılan dua sesleri ile amin sesleri ve ellerin dualara kaldırışına,
camlardan birbirimize bakarak şahitlik etmenin mutluluğu ve huzurunu yaşamak inanılmaz bir güven ve huzuru kalplerimize nakş edişini yaşıyoruz.
Birbirimize yardım etmeyi,korumayı da,
Yaşlılarımızı da belki unutmuştuk şimdi onları düşünür olmadık mı?
“Aman teyzem sen dışarı çıkma ben senin için ne istersen alırım”Demeye başladık.
Benim evime giden dik bir yokuş var.
-Kasımpaşa’nın akbaba yokuşu-elimde paketler ile çıkarken,gençin biri;”teyzem yardım edeyim mi!?”demesi beni çok mutlu etti.
Unuttuklarımızı bize geri verdiği için
Ben Corona virüsüne “teşekkür ediyorum”
“Her şerde bir hayır
Her hayır da bir şer vardır.”diyerek,
Bir de bu tarafından bakalım mı,
Yüreğimize bir güzellik sunmuş olalım.
Biz Türk Milleti nelerin üstünden geldik.
Bu virüsün de hakkından geleceğiz.
#evdekalhayatbul
Orjinal Köşe Yazısına Git